Van'daki gençlik ileride çok büyük sorun olabilir
MÜSİAD Van Şube Başkanlığına seçilen Kerem Baynal Van’ın kadim bir kent olmadığını, Van’a kadim kent demenin de doğru bir tespit olmadığını söyledi.
TUTKU MEDYA MÜSİAD Van Şube Başkanlığına seçilen Kerem Baynal Van’ın kadim bir kent olmadığını, Van’a kadim kent demenin de doğru bir tespit olmadığını söyledi.
Tutku Radyo’da Salih Geçken’in hazırlayıp sunduğu ‘Farklı Açıdan’ programına konuk olan MÜSİAD Van Şube Başkanı Kerem Baynal Van’ın gelişimi için eğitimin şart olduğunu söyledi. Eğitim master palın olmayan bir kentin geleceğinin sıkıntılarla dolu olduğunu söyleyen Baynal: “Van’daki tüccarı kurtaracak mehdiyi beklemeye gerek yok. Biz hem ticari hem de siyasi mehdimizi kendi içimizden çıkarmamız gerekir. “
ZİRVEDE KALMAK ZORDUR Zirveye çıkma kolay ama zirvede kalmak zordur. Van’da Beş yıllık bir geçmişimiz var. Biz kurumsal olarak olaylara bakıyoruz. Birazda bölgesel olarak kendi bölgemizdeki sıkıntıları kurumsallığa dahil ederek memlekektin ekonomik sorunlarında olduğu gibi aynı zamanda soysal sorunlarında muhatabıyız. Örnek vermem gerekirse ‘Sivil Anayasa’ yapımında ilk taslak hazırlayan STK yız. Barış sürecinde ilk açıklama yapan sivil toplum örgütüyüz. Sosyal barış olmadan ekonomik barış olmuyor.
VAN KADİM KENT DEĞİLDİR Van’ın kadım şehir olduğunu söylüyoruz. Kadimlikten ne kastediliyor anlamış değilim. Van’da 500 yıl yaşayan kaç ailemiz var. Van’da 150 yıldır ticaret yapan kaç tane şirketimiz var. Van’da yüz yıldır siyasetin içinde olan kaç tane siyasetçimiz var. Yada söyle düşünelim. Ben Van’da siyası olarak karar vermek istiyorum kime gitmem lazım? Var mı? Ticaret yapmak istiyorum ama aklım karışık danışacağım biri var mı? Kelimeler söyleyebiliriz. Cümlelerde sarf edebiliriz. Ama bunu içini doldurmamız gerekiyor.
Biz geçmişimize sahip çıkmıyoruz. Geçmiş ailelerimize sahip çıkmıyoruz. Bizim bir adım önümüze geçen birilerini öyle yıpratıyoruz ki bir adı esamesi okunmuyor. Bakın Urfa’da 500 yıldır aynı zikir yapılıyor. Beş yüz yıldır aynı yerde keçe üzerinde müşterisini aynı şekilde karşılıyor. Eski itidai şartlarda aynı işler yapılıyor.500 yıllık aileler var.
Bakın 12 babadan oluşan Ertoşi kolumuz var. Onlar bizim kültürümüzdür. Brukiler var. Onlara sahip çıkmamız var. Tarihsel olarak kadim kent olabiliriz ama içim boşaltılmış kadim kentiz.
GENÇLERİMİZE SAHİP ÇIKMAZSAK ÇOK BÜYÜK SORUNLA KARŞILAŞIRIZ 15- ile 24 arasında Van’da 300bin gencimiz var. Bu müthiş bir potansiyeldir. Van akademik başarıda seksen bir il içinde 75 ile 78 sırada gidip geliyor. Bakın biz son sıralardayız kimseden bir ses çıkmıyor. Bilgisiz yetişen bir nesille ilerleyemeyiz. Başka şehirlerde bu sorunlar el birliğiyle çözülüyor. Valiler, belediye başkanları, siyasiler, kentin dinamikleri devreye giriyor. Kentin eğitim düzeyini geliştirmek için sorumluluk alıyor. Ama bizde maalesef halen ciddi bir sessizlik var. Böyle devam edersek ticaretimizde gelişemez, siyasetimizde. Bu gençlere iş bulmak zorundayız. Yoksa karşımıza çok büyük sıkıntı olarak çıkacaklardır.
İtalya’da bir tişört 10 saniyede üretilirken bizde 11 saniyede üretiliyorsa bizim bu süreyi indirmemiz için çalışma yapmamız gerekir. Bunu dokuz saniye düşürmek için Endüstri Mühendisi lazım. Onun için diyorum ki eğitim bize her alanda lazım. Eğitimsiz gelişme olmaz. Strateji olmaz, gelişme olmaz. Sıkıntıdan başka hiçbir şey gelişmez.
VAN İÇİN MEHDİ BEKLEMEYE GEREK YOK Van’daki tüccarı kurtaracak mehdi beklemeye gerek yok. Biz hem ticari ve siyasi mehdimizi kendimizi çıkarmamız gerekir. İşte onun için diyorum ki nerede kadim bir kentiz.
KONUŞULAN HER ŞEY VAN’A UYGUN DEĞİL Bakın biz Van’a her şeyi biçiyoruz. Van’a her şey uygudur diyoruz. Turizm diyoruz, tarım ve hayvancılık diyoruz, çok çok uygundur diyoruz. Sanayi, zaten birinci organize kuruldu ikincisi sırada diyoruz Yani ne diyorsak diyoruz Van’ımıza yakışır. Van’ın 2013 ihracat bedeli 40 milyon dolar. Türkiye’nin ihracatı ise 157 milyar dolar. Bol sıfırlı bir hesap makinesi olmazsa bu paydaki yüzdemizi çıkaramayız. Kendimizi sorgulamamız lazım. Kişiler yönetime geldiği günle gittiği gün arasında yaptığı çalışmalar için karne çıkarılması gerekir. Bu insanlar gittiğinde toplum için ne yaptılar bunu görmemiz gerekir.
İran’a ihracat yapan 6 firma, Irak ihracat yapan 5 firmamız var. Bizim bu konuda öncülere ihtiyacımız var. Biz birbirimize benziyoruz. Bir kişi ilk adımı attıktan sonra devamı geliyor.
BAŞKA KENTLER BİR NOKTAYA KİLİTLENMİŞ Geçen sene DAKA’nın organizasyonuyla bir hafta Konya’da kaldık. Bu zaman zarfında bütün STK’ları ziyaret ettik. Ortak hedefe kilitlenmişler. Hepsinde iki cümleye şahit olduk. YIL 2023. HEDEF 6.5 MİLYAR DOLAR İHRACAT. Konya 2023 çe 6.5 milyor dolar ihracata kilitlenmiş. Konya’ya sadece İstanbul’dan uçak gider. Yoğun sisi aşmak için gerekli çalışmaları yapıyorlar. Bizim bir noktaya kilitlenmemiz lazım. Her şeye yönelmişiz ama yapamıyoruz. Hep birlikte o alana yönelmemiz lazım.
KENDİ İÇİMİZDEKİ DEĞERLERİ KORUYALIM Dışardan Van’a gelenler kendi menfaatleri için geliyor. Buradaki kazancı için geliyor. Biz bu memlekete sahip çıkmadıkça bu kent gelişmez. İnsanlarımıza iş vermenin mutluluğunu da kazandığımız paranın mutluluğunu da biz yaşayalım. Birbirimizi sevelim. İyi olan birine iyisin hatta daha iyi olacaksın diyebilelim. İyiyi kötü yapmayalım. Kötülük her yerde var . İyiyi öne çıkaralım. Saygı ve sevide cömert olalım. Bakın kalp sevmekle yorulmaz. Birbirimize cesaret verelim. Birimizin başarısı ve yükselmesi bizim başarımız ve yükselmemiz olsun. Bazen bir insan bir memleketi kurtarabilir. Bu insanları yetiştirebilelim.
