Van İl Başkanı 'Milletin değerleriyle bir anayasa yapmak siyasetin namus borcudur'

Van'da Tutku Radyo'ya konuk olan HÜDA PAR Van il Başkanı Rasim Saygın ülkenin dışardan emperyalist güçlerin kuşatması altında, içerde terör kıskacında olduğu bu dönemde ayrıntıları tartışmanın doğru olmadığını belirtti. 

Tutku Radyo'da M.Salih Geçken'in hazırlayıp sunduğu 'Farklı Açıdan' programına konuk olan  HÜDA PAR Van İl Başkanı Rasim Saygın 'Milletin değerleriyle bir anayasa yapmak siyasetin namus borcudur' dedi.  

Ak Parti Hükümetinin ülkenin içinde bulunan sorunları aşmak için yeni bir anayasa yapma çalışması geç de olsa alınmış önemli bir karar olduğunu ifade eden Sayğın, “Bu anayasayı, değiştirme gerekçelerine uygun olarak yapmak gerekir. Zira ülkemiz dışarıda emperyalist güçlerin kuşatması altında, içerde ise terör kıskacı altındadır. Bizi dışarıda ve içeride kuşatan bir vesayet sistemi vardır. Bu vesayet rejimi batı eksende kaldığı süre içerisinde inançları vicdanlara hapsetmiş, etnik kimlikleri ret ve inkâr etmiş bu anlamda batının savunduğu değerlere aykırı bile olsa batı tarafından sürekli desteklenmiştir.” dedi.

“SADECE MHP İLE GÖRÜŞÜLMESİ HATALIDIR”

Ülke olarak, batının vesayetçi anlayışından kurtarma şansını yakalandığını aktaran Sayğın, yeni anayasa konusunda sadece MHP ile görüşülmesinin hatalı olduğuna dikkat çekti.

Saygın, “Hem içerideki hem dışarıdaki vesayet sistemlerini devre dışı bırakıp, bağımsız siyaset üretebilme imkânımız ortaya çıkmıştır. Yapılacak anayasanın halkın değerleriyle uyumlu olmak zorundadır. Halkın değerleriyle uyumlu olamayan bir anayasanın tutma şansı yoktur. Yapılacak anayasa konusunda sadece MHP ile görüşülmesi hatalıdır. MHP’nin sisteme ve rejime bakış açısı bellidir. Bu doğrultuda hazırlanacak bir anayasa bizi şimdiden endişelendiriyor. Bu konuda meclis dışında yer alan partilerin ve STK’larında fikri alınmalıdır.” diye konuştu.

“PRANGALARIMIZDAN KURTARACAK İÇERİKTE BİR ANAYASA OLMALI”

15 Temmuz ABD destekli darbe girişimine karşı halkın verdiği tepkiler ile nasıl bir anayasa istediğini de ortaya koyduğunu belirten Sayğın, “Dolayısıyla halkın bu değerleriyle uyumlu ve bizi az önce saydığım prangalarımızdan kurtaracak içerikte bir anayasa olması gerekmektedir. Sistemin isminin ne olduğu bu nedenle önemli değildir. Başkanlık, Cumhurbaşkanlığı, parlamenter gibi biz bunlara değil içeriğe bakıyoruz. Esasen halkımızda 15 Temmuz darbe girişimine verdiği tepki ile de nasıl bir anayasa istediğini ortaya koymuştur. Direniş değerlerinin anma renginin İslam ve ülke savunması olduğu unutulmamalıdır. Ülkenin siyasi tarihinde bir milat olan bu direnişin değerleri doğrultusunda milletin talebi olan; tarihi, kültürü ve inancına uygun bir anayasa yapmak, siyasetin millete karşı olan namus borcudur.” şeklinde konuştu.

“YILLARDIR SÖYLEDİĞİMİZ KUMPAS İDDİASI KANITLANMIŞ OLDU”

28 Şubat ve FETÖ Mağduru ailelerle ilgili de konuşan Sayğın, “Bu ailelerin evlatları bizatihi FETÖ’cü polisin hazırladığı soruşturma, FETÖ’cü savcının verdiği iddianame ve mütalaa ve yine FETÖ’cü hâkimlerin verdiği kararlarla 15-20 yıldır hükümlüdürler. Poliste zorla ve işkencelerle alınan beyanlar hükme esas alınmış ve sonrasında hiçbir araştırma yapılmaksızın ve mahkeme savunmalarına bakılmaksızın cezalar vermişlerdir. O dönem oluşturulan algı nedeni ile de kimse bu mazlumların sesini duymamıştır. Şimdi yıllardır söylediğimiz kumpas iddiası kanıtlanmış oldu. Bu aileler af dilemiyorlar. İstedikleri sadece ve sadece adil mahkemeler huzurunda yeniden yargılanmaktır. Bu onlara çok görülmemelidir. Bugün yargı bu noktada bir irade ortaya koyabilirse bu yargılamalar hemen yapılabilir. Daha dün kesinleşmiş mahkeme kararı olmasına rağmen Balyoz ve Ergenekon hükümlüleri, FETÖ mağduru kabul edilerek salıverildiler. İş Müslümanlara gelince karar vermek neden bu kadar zorlaşıyor anlamış değilim.” ifadelerini kullandı.

“VANLI ESNAF PERİŞAN DURUMDA”

Van’daki ekonomik sorunlara da değinen Sayğın, kent esnafının depremden bu yana üzerine binen ekonomik külfeti bir türlü atamadığını belirterek, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

“İşler tam düzeldi derken terör olayları nedeni ile işler yeniden başa döndü. Esnaf bir türlü istikrarı bulamadı. Sürekli bir borç kıskacıyla karşı karşıyadır. Bu ekonomik dar boğazdan kurtulmak için hükümetin karşılıksız veya faizsiz kredi vermesi esnafa nefes aldıracaktır. Yine Vergi borcu yapılandırılmasında Van esnafının durumu göz ardı edilmiştir. Esnafa ‘Eğer kanundan yararlanmak istiyorsan önce mücbir sebepten çık ve borcunu öde’ denildi. Müfettiş soruşturmalarıyla esnaf buna mecbur edildi. Dolayısıyla bu çıkan vergi yasası derde deva olmadı.”

 “TERKİN BEKLENTİSİ BOŞA ÇIKARSA BİRÇOK ESNAF KEPENK İNDİRİR”

2011 yılında meydana gelen depremlerle birlikte biriken vergi borçlarının terkini yapılmadığı takdirde kent esnafının kepek indireceğinin altını çizen Sayğın, “Vergi terkininin uygulanabilecek bir talep olduğunu düşünüyoruz. 5 yılı aşkın bir süredir bu halk ertelemelerle, borç dağıyla karşı karşıya bırakıldı. Oluşturulan Terkin beklentisi boşa çıkarsa birçok esnaf kepenk indirir. Mücbir sebebe ilişkin derhal bir çözüm bulunmalı ve eğer terkin olmayacak ise bile çok uzun vadeli ve faizsiz geri ödeme avantajları getirilmelidir. Güvensiz bir ortam nedeni ile yine parası olan esnaf da yatırım yapmamaktadır. Sınır ticareti oluşmamaktadır. Bu temel sorunlar aşılmalıdır. Esnaf yatırım yapacak şekilde teşvik edilmelidir.” dedi.