Çocuğuna pantolon alamadığı için utancından kendi hayatına son veren bir baba,
Kaçırılan, kirletilen ve belli bir zaman sonra cesedi bulunan 'minik kızlar' ve mezarları başında feryat eden anneler,
Yüksek puanlar aldığı halde -torpili olmadığı için- bir kuruma yerleştirilmeyen 'psikolojisi bozuk' gençler,
Sokak başlarında, kendilerine ulaştırılacak esrar ve uyuşturucuları 'baygın gözler, kararmış yüzler, kemiğe dönüşmüş cansız bedenleriyle' bekleyenler,
Başını sokacak bir evi olmadığı için sokaklarda, parklarda, köprü altlarında sabahlayan vatandaşlar,
Yalakalıklarıyla haksız kazanımlar elde eden hırsızlar,
Kurumlarda rüşvetlerle iş yapan -bazı- personeller,
Haklarını aradıkları için işlerine son verilen işçiler,
Harama el uzatmama ve kimseye köpek olmama adına -alın teriyle- sokaklarda bir şeyler satarak geçimini sağlayanlar,
Ve onların 'ekmek tezgahlarına' el koyan 'acımasız' belediye zabıtaları...
Evet. Ne yazık ki bunların hiç biri -cezaevinde tutuklu bulunan- bir MAFYA BABASI kadar önemli ve değerli görülmedi.
Zira; mafya babasını salıverme adına;
Zehir tacirleri,
Hırsızlar,
Arsızlar,
Katiller ve sapıklar için de 'AF' çalışması yapılmakta.
Ne diyeyim...
Yazıklar olsun size ve size sessiz kalanlara.
|