Eylem Şovuna Üniversite'den İzin Çıkmadı
.
Rojin'in hayatını kaybetmesinin ardından bazı çevrelerin acı üzerinden siyasi şovu çağrıştıran eylemlere yönelmesi, hem Van’a hem de Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’ne zarar veren bir atmosfere dönüştü.
Yetkililer, Rojin’in ölümüyle ilgili süreci titizlikle ve samimiyetle yürütürken; bu acı olayı siyasi rant malzemesi haline getirmeye çalışan grupların söylemleri, kentin güvenlik algısına, kent imajına ve şehrin kültürel sermayesine zarar veriyor.. Van’ın toplumsal hassasiyetlerini hiçe sayan bu yaklaşım, kentin imajına üniversiteye zarar verdiği gibi toplumsal gerginliği derinleştiriyor.
Üniversiteyi eylem alanına dönüştürmek isteyenlerin kentin ve üniversiteni imajına verdikleri zarar telafisi yıllar alacak boyutlara ulaştı. Bu konuda eylemlere müsade edilmemesi hem kent hem de üniversite için geç kalınmış bir karar olduğuna dikkat çekenler, üniversitede eğitim gören öğrencilerin eğitim hakkının korunmasının önemine dikkat çekti.
Bu süreçte, KESK’e bağlı bir grup kadının “Rojin için yürüyüş” adıyla Van YYÜ yerleşkesine girmek istemesi ise yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi. Görevlilerin haklı olarak VAN YYÜ yerleşkesine girerek eylem yapmak isteyen bayanları almamaları, bazı çevreler tarafından yeni bir şova dönüştürülerek Üniversiteyi yıpratma kampanyasının parçası haline getirildi.
Şehirde her türlü eylemi yapanların eylemler zincirini Üniversiteye taşıma girişimine tepki gösteren vatandaşlar, bu acının siyası şova dönüştürülmesinin yaşanan acılarda bile toplumun ayrıştırıldığını ifade ederken, üniversitenin siyası şov alanı haline getirilmesinin en büyük zararının öğrencilerine verileceğini dile getirdi.
Toplumsal acıların siyasi malzeme yapılmasının, hem şehir hem de kurumlar açısından ciddi bir tahribat yarattığı belirtilirken; Vanlılar, olayların manipülasyon malzemesi yapılmadan, her kaybın aynı hassasiyetle ele alınması gerektiğini ifade ediyor.
