KOCALARININ GÖZÜ ÖNÜNDE EŞLERİNE TECAVÜZ EDİLMİŞ

Dünya Yayın: 18 March 2013 - Monday - Güncelleme: 18.03.2013 08:51:50
Editör - Administrator
Okuma Süresi: 7 dk.
Takip EtGoogle News

TUTKUHAER ÖZEL   ‘Dün Erçiş, Van; Bu gün Hama, Humus, Şam’ sloganıyla Van’da topladıkları yardımı Suriye’ye götüren Ak Parti Gençlik Kolları Başkanı Eyüp Acar,  Esad’ın yaptığı zulmün görülmekle daha iyi anlaşılabileceğini belirtti.


Van’da yerel yapan Tutku Radyo’da Salih Geçken’in hazırlayıp sunduğu programda Suriye’de gördüklerini aktaran Acar, erkeklerinin gözleri önünde kadınlarına tecavüz ettiren ve  halkına zulmeden Esad rejimine destek veren CHP’lilerin vicdanı duruşlarını bir kere daha gözden geçirmeleri gerektiğini söyledi.  Acar; ‘ Esad'ın uçaklarının bombalamaları sonucu eli ayağı kopmuş onlarca yetim çocuk gördüm’ dedi.

 

Suriye’ye yardım kampanyası düzenlemiştiniz.

Van merkez ve Erciş’te bir haftalık kampanya düzenledik. Suriye’de yaşananlara dikkat çekmek için bir gece düzenledik. O gece IHH genel başkan yardımcısı Ramazan Oruça’u konuşmacı olarak davet etmiştik. Orada yaşananları bilen bir isimdi. 

Düzenlediğimiz kampanyada üç tır gıda yardım topladık.  Suriyeli kardeşlerimize götürdük.

 

Suriye’ye giriş yaptınız

Gaziantep Gençlik kollarıyla birlikte Suriye’ye giriş yaptık.

 

Durumları çok mu zor? Açlık var mı?

Orayı görmeden önce durumun bu kadar vahim olduğunu bilmiyorduk. Kilis’e gittiğimizde dramın izlerinin boyutlarını görmeye başladık. Orada yaklaşık 40 civarında insan var. Kızılay’ın yardımıyla geçimlerini sağlamaya çalışıyorlar. Tabi halkımızın da yardımı söz konusudur. 

 

Kilis’ten giriş yaptığınız?

Suriye ile Kilis arası 8 km’lik bir mesafedir. Oradan Azez  kentine girdik. İnsanların temel ihtiyaçlarını yine yardım ihtiyaçlarını karşılıyor. Esad’ın yağdırdığı bombalardan sonra elini kolunu kaybeden onlarca kişi var. O insanlar ailelerini de kaybetmişler. Aileler parçalanmış, kimin olduğun kimin kaldığını bilmiyorlar.

Oradaki dram bizim burada seyrettiklerimizle, konferanslarda duyduklarımızla anlatılmayacak kadar dramatiktir. Acıyı yerinde görmek gerekiyor. Burada gerçekten insanlık durumu var. Zulüm var.

 

Uzuvlarından birileri kopmuş çocuklardan bahsettiğiniz

Suriyeli doktorlar orada iki otel kiralayarak sağlık hizmeti vermeye çalışıyorlar. Tabi yardım kurulularının desteğiyle bu işi yürütüyorlar.

Oraya gittiğimizde gözlerini kaybeden bir çocuğu gördük. Bu çocuğun annesi ve babası olmadığı için  doktorlar tedavi ettikleri o çocuğa annelik babalıkta yapıyorduk. Yaralandıktan sonra felç kalan başka bir çocuk vardı. Onunda anne ve babasından haber yoktu. En acil ihtiyaçlarını gideremediklerin gördüğümüzde çok önemli bir kampanya düzenlediğimizin farkına vardık.

 

Yardımların sürekliliği önemli o zaman

Kesinlikle yardım kampanyalarının devam etmesi gerekir. Oradaki insanlar en temel ihtiyaçlarını bile karşılamaktan acizler. İki yıldır süren bir savaş var. Savaşın bir tarafı da çok zalimdir. Kadın, erkek, yaşlı ya da çocuk dinlemeden onların bombalıyor.

 

Yardım götürdüğünüz yerlerde çatışma sürüyor mu?

Bizim yardım götürdüğümüz yerlerde çatışma yoktu. Çatışma daha çok Halep’in güneyinde devam ediyordu. Ama sistemin yarattığı korku hala güncelliğini koruyor. Birkaç arkadaşın fotoğraf çekme isteğine, ‘Akrabalarımız hala sıcak çatışmaların olduğu yerlerdeler. Bu fotoğraflar bir şekilde sistemin eline geçerse akrabalarımızın hayatı tehlikeye girer’ diyerek fotoğraf çekmeye yanaşmadılar.

 

Korku devam ediyor?

Halep’ten gelen bir aile vardık. Onlarla konuştuk. Halep’te halkın sokakta yürümekten korktuğunu, birçok yerde keskin nişancı olduğuna dair afişlerin olduğunu söylediler. Özellikle uçakların saldırısı halkın korkusunu artırmış.

 

Uçaklarla saldırı dediniz. Esad ordusu alanda var mı?

Suriye ordusu alanda yoktur. Halep’in ‰65 nin kontrolü şu an direnişlerin kontrolünde.  Suriye bu direnişi kırmak için uçaklarla saldırıyor.  Ya da keskin nişancılarla saldırıyor. Alan hâkimiyeti direnişçilerdedir.

 

CHP’nin ziyaretlerine Savcı Sayan’ın çok sert açıklaması oldu. Sizde orada çok ciddi zulüm var diyorsunuz. Bunlar hala Esad’ın yanındalar. Onlar bu yıkıntıyı görmüyor mu?

Yanlış yerde durduklarını söyleyebilirim. Onlar Esad’ın yanına uğrayacaklarına birde halkın arasına karışsalar. O yıkıntıların olduğu bölgeye bir kere gitseler. O yıkıntıların arasında bir kere dolaşsınlar. Tarih bu yapılanları yazıyor. CHP’nin geçmişte yaptıklarının kara yazısı bu gün alınlarında duruyorsa, bu gün durdukları yerin hesabını gelecekte vermek zorunda kalacaklar

ERKELERİN GÖZLERİ ÖNÜNDE KADINLARINA TECAVUZ EDİLEN BİR ZÜLUMDEN BAHSEDİYORUZ.  Rejimin yaptığı bu alçaklıklara rağmen hala onların savunmak hangi insanı vicdana sığar. CHP siyasi rekabet adına yapılan zulmü onaylıyor.

 

Suriyelilerin CHP’ye bakışı nasıl?

Biz Azezin Hâkimi (Valisi) ile görüştük. Son zamanda yapılanların biliyorlar. Kimin nerde olduklarını nerde durduklarını biliyorlar. Yapılan haksızlıklara karşı tepkileri var. Hükümetimizin verdiği destekten memnunlar. CHP’nin tavrı da not edilmiş durumdalar. CHP nasıl ki Dersimde ve  ülkenin diğer bölgelerinde yaptıkları haksızlığın hesabını bu gün veriyorsa, bu gün yaptıklarının hesabını da verecektir.  

 

Esad gider mi?

Orada halk buna inanmış. Esad’ın gitmemesinde ABD’nin, İran’ın, Rusya’nın desteklerinden ötürü kaldığını düşünüyorlar. Ama ne olursa olsun gideceğini düşünüyorlar. Buna inanmışlar. Esad uçakla saldırıyor.

 

Direnişçiler Uçak’ta vurmaya başladı.

Biz ordayken Mina Havaalanını ele geçirmişlerdi. Orada bulunan uçaklara zarar vermemek için operasyonun uzun sürdüğünü söylüyorlardı.

 

Kimlerle görüştünüz? Kürt’ mü? Arap mı?

Türkmen, Kürt ve Araplarla da görüştük. Tek vücut olmuşlar. Onların tek mücadelesi özgürlük mücadelesi olmuş. Ayrım yok.

 

Görüştünüz insanların dini hassasiyetleri ne durumda?

İnanmışlık olduğu gibi seküler düşünen insanlarda var. İnanmışlık daha yoğunlukta diyebilirim.

 

 

 

 

 

 

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.