Oy kaygısı İslam'i camiaların yolunu açtı

Yayın: 27 March 2014 - Thursday - Güncelleme: 27.03.2014 12:50:44
Editör -
Okuma Süresi: 5 dk.
Takip EtGoogle News

Bekir Kaya’nın daha önceki açıklamalarında 'Mısıra destek için Van'da toplanan halka El Kaideci' demesi; yaklaşık iki yada üç yıl önce Van'da düzenlenen bir panelde Kürtlerin İslamdan ötürü köleleştirildiğ fikrini teyit etmesi bilinen gerçeklerdir.  Kürtlerin özgürlüklerini kaybetme nedeni üç tane denmiş, üç nedenden biride  ‘İslam’ denmişti. 

 

Belediye başkanı seçildiği günden bu güne kadar herhangi İslami camia ile bir diyaloğa geçmediğini biliyoruz. Bu güne kadar ne onları ziyaret etti. . Ne sorunlarını dinledi. Nede yaşatılan sorunlarına çözüm aradı.


 Sol-Kürt seküler hareketin  İslam’i camiaları hatırlamasını gelecek açısından önemli buluyorum. Tabi bu ziyaretlerin seçim dönemine denk getirilmesi 'Oy kaygısı' yorumunu mecbur kılıyor. İslam'ı STK ve Camialarla ziyareti edenin belediye meclis üyesi olan bir kişinin yapması, şüphelerin derinleşesine neden oluyor. 

 

Van’da islami camialarca  tanınan ama son zamanda fikirsel kaymalardan ötürü sosyolojik tartışmalara neden olan bu kişi sosyal paylaşım sitelerinin birinde: “Süleymancılar olarak bilinen ancak kendilerine Süleymanlı denilmesinden hoşlanan ve tek hizmetleri Kur'anı Kerimi okumak, okutmak ve ezberlettirmek olan cemaate bir ziyaret gerçekleştirdik.” Diye yazınca, aklıma Bekir Kaya’nın Mısır’a destek için toplanan halka El Kaideciler diye yaptığı bir açıklama aklıma geldi.   

 

Yaklaşık iki ya da üç yıl önce Kürtlerin İslam dininden ötürü özgürlüklerini kaybettiğini düşünen Bekir Kaya, tek hizmetleri Kur'anı kerimi okumak, okutmak ve ezberlettirmek diye tanıtımı yapılan  cemaatteki insanlarla konuşunca ne düşünüyordu? Oy mu? İslamin yüceliği mi?  Yoksa İslam’ın Kürtleri köleleştirdiğini mi?

 

Bir siyasal hareketin seçim dönemlerinde oy oranını artırmak ziyaretlerini çeşitlendirmesi kadar normal bir tavır olamaz.  Nihayetinde bir yarış var, yarışı kazanmak için bu tür yöntemlerin kullanılması gayet normaldir. 

 

Ben derdim, siyasal düalizm ve seküler fasıklığa kurban edilen değerlerdir. Mesela o arkadaş arada birde olsa, son zamanlarda özellikle kadınlara yapılan şiddet hakkında başkanı uyarıyor mu?  Kaç insan hastanelik oldu. Saldırıya uğrayan o bayanlar da bir camiaya mensuplar. Bekir Kaya’yı İslam’i STK ve camialarla buluşturma zahmetine giren o bay saldırıya uğrayan farklı camia mensuplarını için de bir ziyaret organize etti mi? Yoksa onlar farklı partiye oy veriyorlar diye görmezden mi geldi? Ve onlarca soru.

 

Ak Partinin Van’daki adayı bir molla, yanı Osman Gülaçar (Melle Osman) olmasaydı ve BDP’nin seçimi kaybetme ihtimali bu kadar yüksek olmasaydı acaba Bekir Kaya yine İslam’ı STK ve Camiaları ziyarete gider miydi? Bir yazar olarak bunu sorma hakkımın olduğunu düşünüyorum.


Bir soru, Bekir Kaya seçim çalışmasından önce kaç defa kaç İslam’ı camiayı dolaşarak sorunların yerinde dinledi. Yaşatılan sorunları çözmeye çalıştı. Van’da açılmak istene ve açılan kiliseye verdiği desteği herhangi bir İslami camiaya verdi mi?

 

‘Bekir Kaya’nın İslam’ı kesimlerle buluşmasına zemin hazırlayan bey, tabi ki kendisine verilen belediye meclis üyeliği için çalışacaktır. Bir parti ile hareket ettiğinden tabi ki birlikte hareket ettiği siyasal harekete hizmet edecektir. Bunların tamamı kabul ama hala bir değere bağlı olduğunu söylerken, o değerleri kabul etmeyenlere hizmet biraz tuhaf olmuyor mu?

 

Peki ya kurban edilen değerler? Allah tarafında son din olarak gönderildiğine inandığımız İslam değerleri savunduğunu iddia edenlerin; İslam, Kürtleri köleleştirdi diyenlere hizmet etmesi ne kadar doğru? Allah aşkına beni ve benim gibilerini sizin nesil yetiştirdi? Bizlere öyle anlattınız. Böyle bir şey olmaz, olamaz dediniz.

 

Ne ‘İstanbul dini’ nede ‘Demokratik İslam’ söylemi bu dine hizmet değildir. Ben insanı görevimi yapmış olmak için yazdım. Gerisi sizin tercihiniz. Siyasal düalizmin ilahi karşılığı hiçte hayır olmaz.

 

 

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.