Van milletvekilinin KADIN şartı

SİYASET Yayın: 15 April 2013 - Monday - Güncelleme: 15.04.2013 06:38:59
Editör - Administrator
Okuma Süresi: 6 dk.
Takip EtGoogle News

Van Bağımsız Milletvekili ve Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk, çözüm sürecini değerlendirirken "Kürt hareketi, artık silahlı siyasetten silahsız siyasete geçeceğini net bir biçimde açığa koydu. Bunun pratik adımlarını da Kürt hareketi attı. Fakat buradan tabiki sormalıyız; bu süreç tek taraflı adımlarla gidebilir mi? Bu sürecin gerçek bir barışa dönmesi için AK Parti iktidarı ne yapacak nasıl bir çözüm getirecek? Bu meseleyi nasıl çözecek? Mesele sadece silahlı güçlerin sınır dışına çekilmesi değildir"dedi. Çözüm sürecinde kadının rolünüde değerlendiren Tuğluk, "Kadının içinde olmadığı bir barış ve demokrasi, barış ve demokrasi değildir. Yani Kürt kadınlarının alacağı pozisyon son derece önemli ve hayati olacaktır"dedi. DTK öncülüğünde gerçekleştirilen, "2'nci Kürt Kadın buluşması" toplantısı DTK binasında yapıldı. Toplantıda konuşan DTK Başkan Yardımcısı Tuğluk, çözüm sürecinde kadınların düşüncelerinin kendileri için oldukça önemli olduğunu düşündüklerini belirterek, toplantının barışa, adalete, özgürlüğe katkı sunması umut ettiklerini söyledi. Kürt meselesinin demokratik ve barışçıl çözümü konusunda önemli bir aşamaya gelindiğinin altını çizen Tuğluk, "Tarihi bir fırsat ile karşı karşıyayız. Bu gün eğer İmralı'da görüşmeler yapılıyorsa, çözüm tartışmaları yürütülüyorsa bu en başta da halkımızın verdiği onurlu mücadele sayesinde oldu"dedi. Tuğluk, konuşmasını şöyle sürdürdü: 



"BARIŞI VE ÇÖZÜMÜ KİMSE BİZE ALTIN TEPSİDE SUNMAYACAKTIR" 

"Kahredici, yok edici zulme, inkara rağmen destansı bir direniş geliştirildi bu topraklarda. Varlığını özgürlüğünü, kimliğini kazanmak için çok bedeller ödendi bu coğrafyada. En çok da kadınlar bu bedeli ödedi. Tek isteğimiz hakkımızı almak, kendi ülkemizde özgürce ve onurluca yaşamaktı. Halkımız, Kürt hareketi ve Sayın Öcalan ve bu ülkede demokrasiyi özgürlüğü isteyen herkesin bu günlere gelmesinde çok büyük emekleri var. Bilmeliyiz ki, İmralı'da müzakere masasında çözümü gerçekleştirecek olan da halkımızın mücadelesi, bizlerin, kadınların mücadelesi ile olacaktır. Barışı, çözümü hiç kimse bize altın tepside sunmayacaktır. Egemenler bize özgürlükleri ve hakları kendi istedikleri için vermeyeceklerdir. O nedenle sayın Öcalan Newroz'da gönderdiği manifesto niteliğindeki çağrısında 'bu bir son değil bir başlangıçtır' dedi. Yani yeni bir mücadele sürecine giriyoruz. Özellikle kadınlar olarak gerçek bir barışı gerçekleştirebilmek için mücadele bayrığımızı yükseltmemiz gerekiyor. Sözümüzü söylememiz gerekiyor." 



"KADININ İÇİNDE OLMADIĞI BİR BARIŞ BARIŞ DEĞİLDİR" 

Aysel Tuğluk, kadının içinde olmadığı barışın barış ve demokrasinin de demokrasi olmayacağını ifade ederek, "Yani Kürt kadınlarının alacağı pozisyon son derece önemli ve hayati olacaktır. Demokratik özgür bir ülkeyi yaratmada biz kadınların nasıl bir pozisyon alacağı konusunda söyleyecekleri sözler kader tayin edicidir. Biz bu toplantımızı çok değerli ve anlamlı buluyoruz. Bu coğrafyada bir de kadının özgürlük tarihi yazılıdır. Kürt kadın hareketi bu coğrafyada herkesin aslında dünyanın da gıpta ile baktığı bir kadın mücadelesi var. Artık Kürt kadınları olarak sözümüzü söyleyeceğimiz, özgür ve demokratik geleceğimizi belirleme noktasında muazzam bir birikim ve deneyime sahibiz. Değerli kadın yoldaşlarım, biz Kürt kadınları kendi yaşamımızdan çok iyi biliyoruz ki çok da kolay olmadı. Halkımızın demokratik meşru haklarını talep etmemizin bedeli ödedik, savaşın en büyük acısını biz kadınlar çektik. Kadınlar müzakere ve çözüm süreçlerinin her aşamasında kendi pozisyonlarını almalı. Bizi bu süreçlerin dışına bırakmaya çalışacaklar. Hep böyle yaptılar. Biz de bu tartışmalarımızda tam da sırası diyeceğiz. Çünkü barışı en çok biz kadınlar istiyoruz"diye konuştu. 



"KÜRT HAREKETİ, SİLAHLI SİYASETTEN SİLAHSIZ SİYASETE GEÇECEĞİNİ ORTAYA KOYDU" 

Çözüm süreci ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Tuğluk, görüşmeler devam ettiğini, görüşmelerde önemli bir takım aşamalar da gelişmeye başladığını ifade ederek, "Kürt hareketi, artık silahlı siyasetten silahsız siyasete geçeceğini net bir biçimde açığa koydu. Bunun pratik adımlarını da Kürt hareketi attı. Fakat buradan tabiki sormalıyız; bu süreç tek taraflı adımlarla gidebilir mi? Bu sürecin gerçek bir barışa dönmesi için AK Parti iktidarı ne yapacak nasıl bir çözüm getirecek? Bu meseleyi nasıl çözecek? Mesele sadece silahlı güçlerin sınır dışına çekilmesi değildir. Kürt halkının varlığı nasıl tanınacak? Kürt halkının anayasal hakları nasıl tanınacak? Kadınların eşit vatandaşlık hakları anayasa nasıl tanımlanacak? İktidarın yaklaşımı kadınları bu sürecin dışında bırakan bir yaklaşım. Oluşturulan bir takım mekanizmalarda kadınları göremiyoruz. Resmi davetleri beklemeden biz kendi mekanizmalarımızı yaratabiliriz. Müzakere ve çözüm süreçleri içerisinde bu resmi oluşumların içerisinde yer almanın mücadelesini verelim zorlayalım. Ama resmi yerlerden bir davet gelmeden de araçlarımızı, mekanizmamızı oluşturmak zorundayız. Paralel bir takım kurumlaşmalar, oluşumlar oluşturabilmeliyiz"diye konuştu. Toplantı, Aysel Tuğluk'un açılış konuşmasından sonra basına kapalı olarak devam etti.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.