VAN'DA GÜNDEM Cumhurbaşkanına hakarete rağmen Kayatürk'ün suskunluğu

Van'da bu hafta gündem 'CHP parti sözcüsünün Sayın Cumhurbaşkanına 'Faşist Diktatör' iftirasıyla ağır hakaretine rağmen  Milletvekili Burhan Kayatürk'ün sessizliği oldu.

Milletvekili Kayatürk'ün Irak'la yaşanan krizden sonrada halkı aydınlatıcı bir değerlendirmesi olmadığı gibi CHP sözcüsünün Sayın Cumhurbaşkanı hakkında oldukça iğrenç nitelendirmesinden sonra da bir açıklamasının ve paylaşımının olmadığı iddiaları, suskunluğunun anlaşılamadığı ifadeleri  Van'ın  gündemine oturdu.  

Sayın Cumhurbaşkanına sevgisi ve saygısı olan bu halk Tezcan'ın yaptığı açıklamanın siyasi ve insanı terbiyeye yakışmadığını, halkın vekili olarak meclise gidenlerin meclise yakışacak bir dil kullanmaları gerektiğini, ülke düşmanlarına malzeme vermenin ihanetle eş değer olduğunu, siyasal rekabetin hizmetle olacağını, demokratik siysate yakışmayan  bu usluba karşı sert demokratik tepkinin siyasal ahlaka katkı sunacağını düşünüyor. 

Vanlılardan bir kısmını 'Demokratik tepkinin bir hak olduğu Türkiye'de halkın vekili olan milletvekillerinin halkın düşüncelerini yüksek sesle dile getirmek zorundu olduklarını; halkın konuştuğu yerde onların susma hakkının olmadığını' söylüyor. 

Vanlılardan bir kismı her kentin vekillerinin  ve aktif  siyateçilerin 'Ülke imajına zarar verecek bu dilin yok edilmesi için demokratik tapkilerini yükseltmelerini gerektiğini söylüyor.

Vanlılardan bir kısmı, kendilerini yapılan en ufak bir eleştiriye tahammül etmeyenlerin Sayın Cumhurbaşkanına 'Faşist Diktatör' iftirasına sessiz kalmalarının düşündürücü olduğunu söylüyor. 

Vanlıların bir kısmı,  Sayın Cumhurbaşkanına yapılan bu yakıştırmaya rağmen Kayatürk'ün  bir açıklamasının olmamasını yada bir paylaşımda bulunmamasını anlamlandıramadıklarını bilirtiyorlar. 

Vanlıların bir  kısmı, bireysel eleştiri söz konusu olunca, ilçe yönetimlerini toplantılara ve açıklamalara yönlendirenlerin Cumhurbaşkanına yapılan en ağır hakarete rağmen böyle bir çaba içersine girmemesini; Örneğin, Kayatürk'e yapılan küçük eleştiriden sonra sosyal medyayı yaşanmaz hale getiren siyasette aktif olan küçük bir zümrenin Cumhurbaşkanına yapılan bu ağır hakarete rağmen sessiz kalmalarını anlamlandıramıyorlar. 

İl ve ilçe yönetimlerinin kendi liderlerine karşı yapılan bu hakarete karşı demokratik tepkilerinin yükseltmeleri  toplumsal ahlaka zarar verecek bu uslubun bertarafına katkı sunacağı gibi, bu gün aktif siyasette var olma nedenleri olan Cumhurbanına karşı gösterilecek küçük bir vefa örneği olduğunu söylüyorlar.