Van'da Ak Partiye en fazla zararı veren siyasiler midir? Gazeteciler midir?
BARAN YORGUN
vanradikal@hotmail.com -VAN’DA AK PARTİYE ZARAR VEREN BASİRETSİZLER
Tartışma ve eleştirinin dozu öneri ve öngörünün önüne geçiyor. Konuşuyoruz, tartışıyoruz arzu edilen sonuca varamıyoruz.
Van’da işe alımlarda haksızlık yapılıyor iddiası uzun zamandan beri tartışılıyor. Para alınıyor, kıyak geçiliyor iddiaları ve söylemlerini duymayan yok gibi. Bu iddiaların faturası tabi ki hükümete kesiliyor. Yani hükümetin aldığı hayırlı bir karar yerelde yapılan hatalardan ötürü kendi aleyhine oluyor
.
‘Akıllı siyasetçi parti tabanını genişleten, partisine oy kazandıran siyasetçi midir?’ ‘Küçük kazanımlara göz yumduğu için partisine kaybettiren siyasetçi midir?’ sorusuna verilecek cevap elbette ki ‘A’ şıkkıdır.
O halde, şöyle düşünmek gerekmez mi? Xxx kuruma 100 kişi alınacağını düşünelim. 100 kişi ailesiyle birlikte yaklaşık 400 kişi eder. 100 kişinin alınacağı işe yaklaşık 3000 kişi müracaat eder. 3000 kişi ailesiyle birlikte yaklaşık 12 000 kişi eder. Seçilen 100 kişiyi işe aldığınızda 12 000 kişinin tepkisini almış olmaz mısınız? 12 000 işe alımda torpil olduğunu, güçlülerin desteğiyle işe alım olduğunu, kıyak geçildiğini düşünmeyecek mi?. Haksılzık yapıldı düşüncesini ı karşılaştığı herkese anlatmaz mı? Bunun yaratacağı kelebek etkisi bu olumsuzluğun tüm toplumda yaygınlaşma zeminin hazırlamaz mı?
Van’da kimin ağızını açarsanız açın işe alımlardan para alındığını, Van il teşkilatının işe alımlara direkt müdahale ettiğini düşünüyor ve ifade ediyorsa, bu Ak Parti için bir kazanç mıdır? Yoksa hükümetin mağdur insanlara yardım etmek için aldığı hayırlı kararın kendi aleyhine dönmesi midir?
Bir şey daha, bu algının oluşmasına neden olan siyasetçilerin yaptıklarımı hükümete daha fazla zarar veriyor? Yoksa uyarı anlamında yazılar yazan gazetecilerin yazdığı yazılar mı daha fazla zarar veriyor?
'Van'da Ak Partiye en fazla zararı veren siyasiler mimdir? Gazeteciler midir? kim nasıl cevap verecektir? Bu soruya verilecek cevap yüzde yüze yakın siyasiler olacaktır. Koltu koruma refleksi, haklı tepkilere hakaret dönüştürülüğünde tarihsel tekkerürle ispatlıdır ki, kaybeden hatada diretendir.
Kimse kafasını kuma gömerek uçaksavar modunda sosyal medyanın 140 karakterlik kahramanlığına soyunması. Parti savunusu 140 karakterlik iftirayla olmaz. Aldığı talimatla insanları karalamaya yönelik paylaşımlarla ne dava adamlığı olur nede dava kadınlığı olur.
HDP’lilere melek yüzlerini gösterenler, şeytanı tavırlarla yıllarını mücadeleye ayırmış insanlara saldırtmaları kabul edilebilir değildir. Lider hakaret ettiren değil, lider toparlayandır.
Sosyal medya paylaşımlarına baktığımızda yazarların yazdıklarının doğru, komplike saldırı organize edenlerin art niyetinin ispatıdır.
İnsanlar ya oldukları yerin sorumluluğunu bilecek, yada olduğu yerden def olup gidecektir.