15 TEMMUZ'UN VAN'DAKİ KAHRAMANLARI
.

M.SALİH GEÇKEN
vanradikal@hotmail.com -15 TEMMUZ'UN VAN'DAKİ KAHRAMANLARI
15 Temmuz'dan sonra; CESARET, SOKAKLARI TERK EDERKEN; HAYSİYET, KABUĞUNA ÇEKİLDİ. ONUR, KİRLENMEMEYİ; DÜRÜSTLÜK, YİTİRİLMİŞ CEPHELERİ ONARMAYI TERCİH ETTİ.
Van'da, "15 Temmuz Şanlı Direnişi" kahramanları olduğu gibi, sahne kahramanlarına da şahit olduk. Sahne Kahramanları riske girmemiş, FETÖ'nün kaybedeceği anlaşılınca, alana çıkarak kahramanlardan rol çalmıştı. Kimileri durdurulan tankın üstüne çıkarak poz vermiş, kimileri de kurulan sahnede boy göstermişti.
Darbe akşamı, Ak Parti Van il teşkilatının önüne gelen ilk sekiz kişiden biriydim. İlk saatlere yakinen şahidim.. Dönemin İl Başkanı Soğanda, yönetimden Cemal Hasar, Hekim Karabıyık, Taha Çoban ve şu an ismini hatırlamadığım birkaç kişi daha vardı. İlk gelenler arasında, MÜSİAD Başkanı Abdullah Aras, AK Parti İpekyolu İlçe Başkanı Yavuz Kuşan, Turan Demir, Rahmetli A. Halim Almalı, Anadolu Ajansından Necat Hazar vardı.
Trafik ışıkların hemen bitişiğindeki kaldırımda Memur ve PKK sempatizanından oluşan az sayıdaki grubun tavrı ve beden dili, iyi niyetli olmadıkları kanaatini oluşturduğundan Yavuz Kuşan ve Turan Demir'le ölümüne ahitleştik.
Alanda yaklaşık 40 civarında kişinin toplandığı saatlerde, Van YYÜ rektörü Prof. Dr. Peyami Battal, Genel Sekreter Prof.Dr. Yusuf Uzun, Rektör Yardımcısı Murat Demirel alana geldi. Rektör Beyi, fark ettirmeden koruma altına aldık. Sonraki yıllarda Peyami Bey’e iftira atan sahne kahramanı KÖTÜ SİYASETÇİ’nin kim olduğunu tesadüfen öğrenince, üzüldüm. Nasip, kötülüğe engel olduk.
Ellerinde HÜDA PAR bayrağı olan bir grup Tekbirlerle alana gelince, psikolojik rahatlamanın emarelerine şahit oldum. Zaman ilerledikçe Ak Parti önündeki kalabalık artıyordu.
Kalabalığı yönlendirmeye çalışan Abdullah Aras'ın, "Ne bekliyorsun, git radyodan halkı sokağa davet et" sitemi gecenin en keyifli fırçasıydı. O akşam, Abdullah Aras’tan kimler fırça yemedi ki? Sokaktaki kalabalık artınca Tutku Radyo'dan halkı sokağa davet etmenin daha faydalı olacağına ve kalabalık belli oranda arttığı için gidişimle bir eksiklik olmayacağına kanaat getirince Tutku Radyo'ya yayına geçtim. Saat 01'e kadar yayın yaptığımı hatırlıyorum. Telefonla, Ankara ve Van'dan onlarca kişiyi yayına aldım. Halkı sokağa davet ettik.
Yayındayken, Tutku Radyo'ya beni korumaya gelen Şakir Batuk'un samimiyeti, 16 yaşındaki oğlum Ömer, aynı yaştaki yeğenim Burak ve Muzaffer Abimin, Genel Kurmay Başkanlığı önünde onurlu direnişçilerle birlikte olması, ölüm haberleri, göz yaşına neden olan olaylardan bir kaçıydı. Abim göğsünden darbe almıştı.
Ankara Yenimahalle'de Annemin oturduğu evin 250 metre aşağısında bulunan MİT Merkez Binasına yapılan saldırıdan ötürü kızım Ebrar'ın yaşadığı korku, Annem, eşim, yengem ve kız kardeşlerimin hep birlikte Kur'an okuyup Erdoğan için dua etmesi, arkadaş ve dostlarımın beni daha güvenli bir yere götürme çabası o gecenin unutulmazları arasında yerini aldığı gibi darbe gecesi sokağa çıkmayan ..... belediye başkanı ile anlı şanlı siyasilerin podyum kahramanlıkları hafızalara kazındı.
Oldukça renkli geçen gece nöbetlerine renk katan MHP Kadın Kolları Başkanı Leyla Gökçen'i, Saadet Partisi Van İl Başkanı Özay İlhan'ı unutmak haksızlık olur. Ve onlarcası....
Sayın Erdoğan'ın liderliğiyle sağlanan hakimiyet, gün oğlanlarının lehine, maalesef kahramanların aleyhine işledi..Kahramanlar tarih yazmış, aklı fikri duygularına köle olanlar, kazamını fırsata dönüştürme yarışına girişmiş, direniş yigitleri ötekine dönmüştü.
EHRİMEN'İN YOLDAŞLARI, ZAFERDEN ROL ÇALIP GÜCÜ ORANIDA HAYSİYET CELLATLIĞINA SOYUNUNCA;
CESARET, SOKAKLARI TERK ETTİ.
HAYSİYET, KABUĞUNA ÇEKİLDİ.
ONUR, KİRLENMEMEYİ; DÜRÜSTLÜK, YİTİRİLMİŞ CEPHELERİ ONARMAYI TERCİH ETTİ.