bonus veren siteler bahis siteleri https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler siyahbet giriş

15 Ekim 2024 - Salı

VAN ŞEYTANINI ARIYOR

.

Yazar - M.SALİH GEÇKEN
Okuma Süresi: 5 dk.
M.SALİH GEÇKEN

M.SALİH GEÇKEN

vanradikal@hotmail.com -
Takip EtGoogle News

VAN ŞEYTANINI ARIYOR?

Doğru sözün yuhalandığı, övücü dalkavukların alkışlandığı zaman diliminde yaşadığımıza dair onlarca örneğin varlığı “fitne ve fücur” zamanını yaşıyoruz iddiasını güçlü kılıyor.

Şeytanlıkla suçlananların önünde düğmelerin iliklendiği; üç beş kuruş için onlarca iftiraya başvurulduğu, bin yada ikibin lira için övgüde sınırları zorlayan ahlaksızların kol gezdiği, böğrünü yırtarak vatansever yada yurtseveriz diye bağıranların öncü hırsızlığı; bir kaç bin lirayla satın alınanların alkışlandığı, bir övgüyle tasmalananların sırtının sıvazlandığı, yanlışı kabul etmemenin aptallık sayıldığı, onursuzluğun prim yaptığı, kayyum atanmayınca  hakaretlerini ters yüz ederek DEM'lilerle yanaşık düzene geçenlerin kabul görmesi,  hırsızlıkta ortaklığın revaçta olduğu, karakterini şeytana kodlayanların öncü yada önde olduğu kötü bir dönemin şansız bireyleriyiz.

Önceki yıllarda kişiler, “inandığı din ya da ideolojileri ekseninde tanımlanırken” geldiğimiz süreçte insanlar, “güç ve kuvvete göre şekillenenlerle, bundan korunmaya çalışanlar” şeklinde tanımlanır oldu.

Menfaat rüzgârı karşısında buğdayın başakları gibi konumlananlar daha öndeyken; menfaate göre şekillenmeyenlerin “aptal” diye eleştirildiği bir döneme evrildik. Şartların şekline göre şekil alanların "akıllı", karakterine göre yaşamaya çalışanların "kötü" olduğu; şeytanın kalplerde kol gezdiği dönemin içindeyiz. Para, makam  ve haysiyet mücadelesinde en çok kaybeden haysiyet olmuş. Para ve makam "İN" onur ve haysiyet "OUT"

Dünkü ötekiler inandıkları değerlerle konumlandırılırken; şimdiki ötekiler, haysiyetini menfaate kurban ederek “akıllı olmayı”, haysiyetini menfaatine kurban etmeyenlerin “akılsızlıkla” suçlanır oldu. Onurlu yaşamın "onursuzlukla" onursuzluğun "onurla" taltif edildiği, haysiyet düşkünlerinin daha çok bilindiği psikolojik eşikteyiz. .Haysiyetsizler, edepsizliklerini gizlemek için haysiyet cellatlığına soyunmuş. Onurlu bir karakterin varlığı binlerce onursuzun uykusunu kaçırınca, binlerce onursuzun poh poh ortaklığı kaçınılmaz olmuş,. 

 Bu mesleğe devam etmekle nihayete erdirmek arasında kalmanın baskısı ruhumu derinden sarsıyor. Peygamber (AS) bir hadisinde “Fitne fücur zamanlarında koşuyorsan yürü, yürüyorsan dur, duruyorsan otur, oturuyorsan yat” uyarısının olduğu bir zaman diliminde miyiz? 

Karakterin kaybettirdiği, karaktersizliğin ivme yaptığı; namuslu olmanın suç sayıldığı, fırsatını bulduğu an milletin malına konan vatanseverle, yurtseverlerin kol kola girdiği ortaklık fazlasıyla yoruyor. Menfaat için her türlü kılığa giren ahlaksızların çokluğu daha baskın duruyor. 

VAN’IN HALİ VE AHVALİNİ ANLATAN BİR HİKAYE

Van’ın halini ve ahvalini soran (....) cevap vermek yerine bir hikayeyle özetlemek kaçamaksa, bu sektörden kopma psikolojisinin daha baskın olduğunu itiraf ederim. Van'ın hal ve ahvaliyle ilgili sorulan soruyu özetlediğim, herkesin bildiği hikaye şöyle;

“Yaşlandığı için ölüm eşiğinde olduğunu düşünen tüccar yıllarca yükünü taşıttığı devesinden helallik diler. Hikâye buya deve dile gelir ve konuşmaya başlar.

Deva, kendisinden helallik isteyen Tüccar’a;

“Taşıyabileceğimden daha fazla yüklediğinde yükten ötürü çektiğim ızdırabı helal edebilirim.

Aç bıraktın, susuz bıraktın, canımı acıttın bunu da affedebilirim.

Gecenin ayazında dinlenmeye fırsat bile vermedin ama onu da affedebilirim.

Misafirlerine ikram etmek için yavrumu kesmiştin, Allah'a sığınmaktan başka yapabileceğim bir şey yoktu, hadi onu da affedebilirim ama bir konu var ki onun için olan hakkımı asla helâl etmem!” demiş.

Helallik işinin sorunsuz bittiğini düşünen Tüccar, tüm olumsuzlukları affeden devenin affetmediği konunun ne olduğunu düşünürken, sözlerine devam eden Deve; “Şu eşeği aldın ve benim önüme katıp beni de ona bağladın ya! İşte bunu ve bundan doğan hakkımı helâl etmem, bu hakkımı mahşerde senden isteyeceğim!” der.

Memleketin ederini, kaderini, onur haysiyetini, şan ve şerefini, geleceğini, birliğini ve bütünlüğünü duygularına kurban eden eşekten daha kıymetsizlerin öncülendirilmesine hakkını helal etmeyen o kadar çok insan var ki?

 

 

#
Yorumlar (2)
Kemal Taşar
17.10.2024 11:50
Yüreğinize kaleminize elinize emeğinize sağlık olsun güzel insan Rabbim a emanet ol inşallah
İzzet Batmaz
16.10.2024 12:44
Harika
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları