VAN'DA AHLAKİ ÇÜRÜMENİN KODLARI
.
M.SALİH GEÇKEN
vanradikal@hotmail.com -
Hırs ve arzularına göre hareket eden kişinin makamı ve gücü ne olursa olsun, NEFSİNİN ESARETİNDEDİR. Gücünü "HIRS, ÖFKE, KİN, İNTİKAM" için kullanan ve kullandıran kişi, dinin, aklın, ahlakın, ideolojinin yada bilimin değil ARZULARININ ROTASINDADIR.
Bireysel istek ve arzularını elde etmek için güç ve makam sahiplerinİ ÖVMEYİ tercih edenlerin güzel sözlerine yenik düşerek, onların haksız isteklerinin yerine getirilmesine alet olmak ve haksız kazanca göz yummak güdülmeye eş değer bir davranıştır. Bir cümleye, bir yaklaşıma bir davranışa angaje olup, küçük arzularla güdülmektir. Örneğin, torpille işe alınmasına yada haksız kazanca aracı olmak, hırsızlık gibi toplumsal değerlerle uyuşmayan hareketlere göz yummak makam ve mevkinin gücü ne olursa olsun basit övgüler karşısında küçülmektir.
“Benimle aranı iyi tut, beni öv, bana yardım et; ister al ister çal” mantığı, toplumun ahlak terazisini tamamen bozdu.Söze besmeleyle başlayıp besmelesiz yaşayanlarla; her söze heval ve değerle başlayıp kulaklarını övgüye esir edenlerin, ne besmelelire ne de hevallere çokta faydası olmadığı gibi kötülüğün ana kaynaklarıdır. Ne yazık ki “bizimleyse/yanımdaysa” anlayışı, ahlaki çürümenin en belirgin göstergesi haline gelmiş durumda:
“Bizimleyse/yanımdaysa işe al.”
“Bizimleyse/yanımdaysa ihale ver.”
“Bizimleyse/yanımdaysa destek ol.”
“Bizimleyse/yanımdaysa hatalarını görmezden gel.”
"Bizimleyse/yanımdaysa kamudan haksız kazanç elde etmesine göz yum"
Menfaat elde etmek için güce yakın duran, duyguları öven sözde vatansever/yurtsever gazeteci kimliğiyle milyonları haksız bir şekilde alanlar (çalanlar) hoş sefa olmakla kalmayıp birde sözde destekledikleri partilerde gözde isimler oluyorsa; söze besmeleyle saza hevalle başlamak sözde kalıyor. Van'da belli dönemlerde reklam ya da ihale adı altında haksız kazanç elde edenlere aracı olunması, desteklenmesi, korunması yada sahiplenilmesi; koruyanın, sahiplenenin, destekleyenin güdülmesi değil de nedir? Koltuk sahibiyle arasını iyi tutarak övenlerin mideleri daha fazla doyuyorsa orada ne besmelenin nede hevalliğin olmadığı aşıkardır.
Övmekten başka bir yeteneği bulunmayanların bilmem ne yükseğin yüksek danışman olduğu, üç beş lira için fofoğraf çekenlerin ilgi gördüğü, bilginin şiddetle tepki bulduğu bir kentte GÜDENLER daha SIRADAN, güdülenler daha ÜSTTEN olabilir. MAKAMI ve GÜCÜ elinde bulunduranlar birkaç övgüyle tatmin oluyorsa, makamin ve gücün hak etmeyen ellerde olduğunun göstergesidir.
Kısa bir değerlendirme yapmak gerekirse;
Tarihi hakikatler, en zor zamanlarda az kişinin inandığı değerler için canına rağmen mücadelesini kaydederken; şu an birçok bedbahtın işgal ettiği koltuklardan elde ettiği güçle daha çok obezleşmeye yöneldiğini kaydediyor. İnandığı değerler için hiç bir beklentiye girmeden mücadele edenlerin çok hasar aldığını, obezleşmeye odaklananların daha çok kazandığına şahit oluyoruz. Bir kez daha maneviyatın kaybettiğini, maddiyatin kazandığını; hırsızların iyi çocuklar; helalle yetinmeye çalışanların kafası çalışmayan akılsızlar kategorisine itildiğini görüyoruz.
Soldaşlar, en yakın yoldaşının namusuna, sağdaşlar, yol arkadaşlarının parasına göz koyuyorsa, bu işin toplumsal bir felakete gittiğini gösteriyor. Bizden olsun çalşın, bizden olsun yapsın psikolojisi toplumsal travmayı yaygınlaştırıyor.
Birkaç övgüye yelkenleri indirip, doğruya yönlendirebilecek birkaç yergiye diklenmek; BASİT KARAKTERLERİN PSİKOLOJİK TAVRIDIR.
Selametle Kalın.
